Gebelerin yaklaşık %90’ında cilt renginde koyulaşma meydana gelir. Özellikle genital bölgede, meme ucu ve göbekte renk koyulaşmaları meydana gelebildiği gibi koltuk altı ve bacak arası gibi sürtünmenin fazla olduğu bölgelerdede bu koyulaşmalar olabilir. Özellikle güneş ışınları bu renk değişimini artırır, yüksek faktörlü güneş koruyucular önerilir. Doğumun ardından bu cilt değişiklikleri azalmakla beraber, 10 yıla kadar devam edebilir. Gebelikte çatlaklar özellikle karın cildi ve göğüslerde aşırı gerilmeye bağlı kırmızı, mor renginden zamanla beyaz, sedef renge dönen şeklinde görülebilir. Çatlakların tedavisi zordur, lazer bazen tedavi edici olabilir. Gebelik döneminde nevüsler de %6 oranında büyüklüklerinde değişiklik olabilir. Gebelikte nevüslerin çapında büyüme ve renginde koyulaşma çok sık karşılaşılan bir bulgu olmadığı için mutlaka değerlendirilmelidir.
Gebelikte Görülebilecek Dermatolojik Hastalıklar
Gebelikte görülebilecek dermatolojik problemler şu şekilde sıralanabilir:
- Mantar
- Sedef
- Akne
- Genital siğil
- Sistemik lupus
- Cilt kuruluğu
- Kaşıntı
- Saç Dökülmesi
Gebelikte Saç Dökülmesi
Gebelikte kılların büyüme fazı, dinlenme fazından hızlıdır. Bu da kıllanma artışına yol açabilir. Doğumdan sonra bu etki kaybolduğundan saç dökülmesi başlayabilir, kıllanma artışı ise geriler. Bazen doğum sonrası saç dökülmesi oldukça şiddetli olabilir ve lohusa kadın endişelenebilir. Kadınlara saç dökülmesinin fizyolojik olduğu ve 6-12 ay içinde saç gelişiminin olacağı konusunda bilgi verilmelidir. Gebelik döneminde kıllanma artışı mevcut ise böbrek üstü bezi tümörleri ve yumurtalık kistleri de ayırıcı tanıda düşünülmelidir. Gebelikte tırnaklar güçsüzleşebilir, kırılgan ve daha yumuşak hale gelir. Doğum sonrası bu durum geçicidir. Ayrıca damar direncinde azalma kan akımında artışa yol açmaktadır. Ve cilt damarlarında genişlemeler özellikle açık renkli kadınlarda daha sık olmak üzere izlenir. Doğumdan sonra ise genellikle kaybolur.
Gebelikte Mantar
Tüm kadınlarda görülebildiği gib gebelerde de mantar görülebilir. Vajinal mantar enfeksiyonu vajinal floranın değiştiği bu dönemde daha sık görülebilir. Hormonların değiştiği bu dönemde görülen mantar enfeksiyonu ilaçla değil tek kullanımlık fitillerle ve kremlerle tedavi edilebilmektedir. Gebelik döneminde mantar rahatsızlığı görüldüğünde anne adayının gebelik diyabetine yakalanıp yakalanmadığı da araştırılmalıdır.
Gebelikte Sedef
Sedef hastası olan kadınlar hamile kalabilirler, genellikle gebelik sırasında hastalık nüks etmez. Sedef hastalığının atakları doğum gerçekleştikten sonra eski düzenine döner. Gebelik döneminde görülen sedef hastalığı için doktora danıştıktan sonra reçete edilen bazı ilaçlar kullanılabilir.
Gebelikte Akne
Gebelik döneminde kişide görülen akne sayısında artış yaşanabilir. Bu dönemde hormonlar çok yoğun ve değişken olduğundan sivilce oluşması normal olarak kabul edilir. Gebeliğin ilk trimesterinde sivilce sorunu görülmesi daha olasıdır.
Gebelikte Genital Siğil
Hamilelik döneminde genital siğil görülmesi ve vücutta var olan HPV virüsünün gebelik döneminde daha fazla deri lezyonuna neden olması hala araştırılan bir konudur. Bunun sebeplerinden birinin artan östrojen hormonu olduğu düşünülmektedir. Gebelikten sonraki dönemde gerekli tedavi uygulanabilir.
Gebelikte Sistemik Lupus
Hamilelik döneminde görülen sistemik lupus anne adayı ve bebek için tehlikeli olabileceğinden gebelik öncesinde gerekli sağlık taramalarından geçmek gerekir. Eğer kişide sistemik lupus varsa gebelik öncesi danışmanlık büyük önem taşır ve tedavi planlanması yapılması gerekir.
Gebelikte Cilt Kuruluğu
Gebelikte cilt kuruluğu hormonlardaki değişimlerden kaynaklanabilir. Cildin kuruması ve hassaslaşması artan kan hacmi ve hormonlardaki değişimle ilişkilidir. Bu dönemde yeterli su tüketmek ve doktorun onay verdiği nemlendirici kremleri kullanmak kuruluğu gidermeye yardımcı olabilir.
Gebelikte Kaşıntı
Hamilelik döneminde yaşanan kaşıntı genellikle 2. ya da 3. trimesterde görülür. Bu kaşıntı artan kan akışından ve hormonlardaki hareketlilikten kaynaklanmaktadır. Ciltte görülen bu kaşıntı sorunu çok yoğunsa ve günlük yaşamı etkileyecek seviyede ise doktora başvurarak uygun tedavi için görüşme sağlayabilirsiniz.
