Kadınlarda üreme yetisi oldukça hassas olup çevresel faktörlerden, stresten, kullanılan ilaçlardan etkilenir. Kadında yumurta oluşumu erkeklerden oldukça farklıdır.
İçindekiler
- Üreme Sağlığının Düşmanları Nelerdir?
- Sigara
- İlerleyen Yaş
- Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar
- Kemoterapi ve Radyasyon
- Sperm ve Yumurta Kalitesini Korumak İçin Neler Yapılabilir?
- Kadınlarda Kısırlık Nedenleri
- İdrar Yolu Enfeksiyonu Üreme Sağlığını Nasıl Etkiliyor?
- Cinselliğe Başlama Yaşı Üreme Sağlığını Nasıl Etkiliyor?
- Kilo Problemi Üremeyi ve Doğumu Etkiliyor mu?
Üreme Sağlığının Düşmanları Nelerdir?
Kadınlarda üreme yetisi oldukça hassas olup çevresel faktörlerden, stresten, kullanılan ilaçlardan etkilenir. Kadında yumurta oluşumu erkeklerden oldukça farklıdır. Bir kız çocuk annesinin karnında yaklaşık dört aylık bebek iken ortalama 6-7 milyon yumurtası mevcuttur. Doğumda ise kız bebekte bu sayı 2 milyona iner. Bu 2 milyon yumurtada zaman içinde azalır. Ergenlik döneminde bu sayı 400 bin civarındadır. Bu azalma sürecini etkileyen ve hızlandıran nedenler şu şekilde sıralanabilir.
Sigara
Sigara yumurtlıklara zarar veren en önemli çevresel etkendir. Sigaranın içilme süresi ve miktarı oldukça önemlidir. Sigara içinde birçok zararlı kimyasal ve nikotin mevcuttur. Bu etkenler yumurtanın gelişimini, döllenmeyi, döllenmiş yumurtanın rahim içine yerleşmesini engeller. Sigaranın bu etkileri kullanım süresi ve sayısı ile orantılı olarak artar. Bu etkiler kimi zaman kalıcı olabildiği gibi, sigara bırakıldığında kaybolabilir. Gebelik planlayan her kadının tedavi öncesinde sigarayı bırakması istenir. Özellikle yardımcı üreme yöntemleri ile gebelik planlayan her kadında sigara yasaklanmalıdır. Tüp bebek tedavisinde sigara içen kadınlarda gebelik %34 oranında azaltır. Ayrıca sigara düşük riskini de arttırmaktadır.
İlerleyen Yaş
Üzücü bir durum da kadınlarda ilerleyen her yıl yumurta sayısının ve kalitesinin azalmasına neden olur. 30 yaşında sağlıklı bir kadın başlangıçtaki yumurta sayısının %40’ına sahipken, 40 yaşında bu sayı %20’ye iner. Radyasyon ve yumurtalara yönelik yapılan cerrahi operasyonlar azaltır. Radyasyon kimi zaman çevresel kirlenmeye bağlı olabildiği gibi kimi zaman uygulanılan tanısal işlemlerle alınabildiği gibi kanser tedavisinde uygulanılan radyoretapide yumurta sayısını azaltabilir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar
Kısırlık da önemli bir nedendir. Özellikle cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve karın tübörkülozu kadın genital sisteminde ciddi hasar oluşturabilir.
Kemoterapi ve Radyasyon
Yumurtalık sayısını azaltan önemli bir etkendir. 3 kür kemoterapi sonrası yumurta sayısı azalırken 4 ve daha fazla kemoterapi sonrası menapoz düzeyine ulaşmaktadır. Bu nedenle kemoterapi öncesinde yumurta dondurma gibi yöntemler konusunda kadın bilgilendirilmelidir.
Sperm ve Yumurta Kalitesini Korumak İçin Neler Yapılabilir?
Korunmasız bir yıl ilişkiye rağmen çocuk sahibi olamayan çiftlerin %40-50’sinde erkek faktörü sorumludur. Alkol, kimyasal etkenler, sigara, yüksek ısı, radyasyon, kemoterapatik ilaçlar, enfeksiyonlar sperm sayısını ve kalitesini azaltarak erkek kısırlığına yol açabilir. Bu nedenle gebelik planlayan çiftlerde baba adayının özellikle sigara ve alkolden uzaklaşması gerekir. Ayrıca kırmızı et ve kafeinli gıdaların tüketimi azaltılmalıdır. Sperm sayısı ve kalitesini arttıran antioksidan, vitamin ve minaral takviyesi uzun yıllardır kullanılmaktadır. Bu takviyeler arasında vit C, vit E, vit A, karnitin, selenyum, çinko, karnitin, folik asit, koenzim Q sayılabilir. Ancak çalışma sayısı artmalı ve net sonuçlar elde edilmelidir.
Son yıllarda evlilik ve çocuk sahibi olma yaşının 40’lı yaşlara kadar ilerlemesi özellikle kadınlarda anne olma şansını azaltmaktadır. Yoğun stres, kirli hava, kimyasal etkenler ve radyasyonun günlük yaşamımızda maruz kalmamız gebelik şansını azaltmaktadır. Bu faktörler arasında belkide engelleyebileceğimiz en önemli etken sigaradan kesinlikle uzaklaşılmalıdır. Ayrıca ailede erken menapoz hikayesi olan, yumurtalıklarıyla ilgili ameliyat geçiren, sigara içen her kadına yumurtalıklarının kalitesini gösteren testler yapılmalı ve sonuçlara göre danışma verilmelidir.
Kadınlarda Kısırlık Nedenleri
Yumurtlama sorunları: En sık karşılaşılan kısırlık sebebidir.
Tüplerin hasarlı olması: Geçirilen enfeksiyonlar, operasyonlar etkisiyle kısmen veya tamamen tıkalı olması yumurta ve sperm birleşmesini engelleyeceği için gebelik oluşamaz.
Çikolata kisti ve çikolata hastalığı: Rahim içini döşeyen tabakanın rahim dışında yerleşmesidir. Bu tabaka her ay düzenli olarak büyüyerek kistik yapılara dönüşmekte ardından yapışıklıklar oluşmaktadır. Anatomik yapının bozulması yumurtlamanın bozulmasını, yumurtlama olsa dahi sperm ile birleşmesini, eğer birleşme oldu ise de rahim içine yerleşmesini engeller.
Rahim kaynaklı nedenler: Rahim ağzında yapışıklıklar, yer kaplayan oluşumlar ve embriyonun rahim içine yerleşmesini engelleyen myomlar, polipler gebelik oluşumunu engelleyebilir. Ayrıca rahimde yapısal kaynaklı çift başlı rahim ve diğer şekil bozuklukları da gebeliği engelleyebilmekte veya erken doğuma yol açabilmektedir.
Alerjik sebepler: Hem tanı hem de tedavisi oldukça güçtür.
Kadının yaşı: Kısırlık nedenlerinden önemli bir etken kadının yaşıdır. Yaş ilerledikçe yumurta sayısı azalır. Yumurtlama bozulur ve kalite düşer. Gebelik güç olabileceği gibi, oluşan embriyonun düşük olma ihtimali yüksektir.
İdrar Yolu Enfeksiyonu Üreme Sağlığını Nasıl Etkiliyor?
Genital ve üriner sistem enfeksiyonları üreme sağlında hem kadın hem erkekte ciddi sorunlara yol açmaktadır. Çoğunlukla genital sistem enfeksiyonlarına idrar yolu enfeksiyonuda eklenir. Bazı enfeksiyon etkenlerinde belirtiler oldukça hafif geçebilir. Bu nedenle idrar yaparken yanma, kasık ağrısı, kötü kokulu akıntı, renkte akıntı, yanma, sızlama durumunda mutlaka hem kadın hem erkek muayene edilmelidir. Enfeksiyonlar bazı durumlarda hiçbir bulgu vermeden kadının tüplerinde hasar ve yapışıklıklara yol açabilir. Ayrıca gebelik sırasında geçirilen enfeksiyonlar düşük ve erken doğum riskini arttırmaktadır.
Cinselliğe Başlama Yaşı Üreme Sağlığını Nasıl Etkiliyor?
Erken yaşta cinsel yaşam enfeksiyon riskini belirgin olarak arttırmaktadır. Geçirilen enfeksiyonlar kadında tüplerde hasar, rahim içi yapışıklıklara, erkekte de sperm sayısı ve kalitesinin azalmasına yol açar. Bu nedenle gençlere bu konuda ayrıntılı eğitim verilmeli ve cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardan korumada oldukça etkin olan kondom kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.
Kilo Problemi Üremeyi ve Doğumu Etkiliyor mu?
Yağ hücreleri aynı kadın yumurtası gibi hormon salgılar. Fazla miktarda salgılanan hormonlar gebe kalma ihtimalini azaltır. Bunun yanında yağ dokusunun fazla miktarda azalması ve yetersizliğide homon salınımını azaltmaktadır. Bu nedenle gebelik isteyen her kadında kilo kontrolü önemlidir . Kısırlık sorunu yaşayan kadınların %20’sinde hayatlarının bir döneminde yeme bozukluğu sorunu ile karşılaşmışlardır. Ayrıca aşırı kilolu kadınlarda yardımcı üreme yöntemleri sırasında kullanılan ilaç tedavisinde dozlar oldukça yüksek olup tedavi maliyeti fazla ve gebe kaldıklarında kullanılan ilaçlar nedeniyle çoğul gebelik riski yüksektir. Kilolu kadınlarda gebelik süresince diyabet, hipertansiyon ve damarsal sorunlar gibi ek hastalıklar görülme ihtimali artmaktadır. Doğumun normal vajinal yolla gerçekleşmesi obez gebelerde oldukça zordur. Artan sezaryan oranları nedeniyle kanama, damar tıkanıklığı, cilt altı enfeksiyonu, anestezi komplikasyonları görülme oranı artmıştır.
Bazı çalışmalarda erkekte artan kilonun spermleri etkileyecebileceği ve çocuklarında obeziteyi arttırabileceğini göstermektedir. Kilolu ve şişman erkeklerde sperm sayısı ve şekli bozulmaktadır.
Öneriler:
Sağlıklı yaşam, sağlıklı bebek için öncelikle bunu isteyin ve hemen başlayın.
Egzersiz yapın, stresinizi azaltın. Sigara, alkol ,uyuşturucu ve kas güçlendirici ilaçlar kullanmayın.
Kilonuzu kontrol edin.
Katkı maddesi içereni, hazır ve dondurulmuş gıdalardan uzak durun.
Tüm bu önlemler sizin yapabildikleriniz sağlığınız ve bebeğiniz için. Ardından gebelik planlayan tüm kadınlar jinekolojik muayeneden, erkekler ise üroloji hekimi tarafından muayene edilmeli ve gerekli tetkikleri istenmelidir.
İlgili İçerik: Jinekolojik Sorunlar Nelerdir?